şehir, harita kova, su derin
noluyor bana?
2 mayıs noluyor bana 2008. insan bazen bir haritaya ihtiyaç duyar.. hiç gitmediği ya da hep gittiği bir yerin haritasına değil, bir daha asla gidemeyeceği bir yerin haritasına. geçmişi bir rüya olmaktan çıkartıp oranın hep var olduğuna ve geleceği ümitsizlikten kurtarıp oranın hep öyle kalacağına inandıracak bir haritaya. insan bazen sevgilisinin haritasını çıkarmaya ihtiyaç duyar. bazı şeyleri unutturup, acıyı çoğaltacak bir haritaya. bazı şeyleri bilmemek, kendi gölgemden korkmama sebep oluyor, bilmekse başkalarının gölgesinden. biri içeriden kuşatıyor beni, öteki dışarıdan..tam karşımda görüyordum, eskisi kadar güzel, eskisi kadar uzak ve anlaşılmaz. ona bakmamak için başımı başka taraflara çeviriyor, sık sık gözlerimi kapatıyordum. fakat her seferinde, hızla dönüp tekrar ona, o yüzü gölgeleyen iri, siyah gözlere bakmaktan kendimi alamıyordum. şehrin aynalarından çoğalarak gelmiş, dikilmişti karşıma. bir insana sırrınızı verdiğinizde, özgürlüğünüzü verirsiniz bunu biliyordum. ve şunu çok iyi biliyordum ki; kuyu derin, kovanın aşağılardan çıkıp gelmesi yıllara bakıyor ve kova şu an hızla aşağıya iniyor, senin eğilip arkasından bakabileceğinden de çabuk.
[günlük zımbırtısı] içinden çıktı